30 Ocak 2014 Perşembe

- Ama çok uzun zamanlar geçti


Tanrı’yla konuştum bugün. Ona seni neden bu kadar uzaklara yolladığını sordum. Bir cevap vermiyor ama üzülüyordur eminim. Belki de acıyordur bana. İsyan etmediğim, ses çıkarmadığım, tüm bu saçma sapan duyguların içinde kıvrandığım halde her sabah seni hatırlayıp gülümsediğim için… Üstünden yıllar geçse de bir zamanlar var olduğunu, sana hissettiğim sevgiyi, yakınlığı hala sol yanımda taşıdığımı bilmek çok güzel. Gittiğini ve bir daha asla dönmeyeceğini ama bir gün seninle aynı gökyüzünden insanlara bakacağımı bilmek mutluluk. Biliyorum ki her şey bakmak değil, dokunmak veya ses tonuyla kendine gelmek değil. Bunlar olsa elbette mutluluktan merdiven yaparım odamdan, sana dökülen nehirlere gemi olurum, salıncak yaparım dünyanın ortasından. Ama öyle zamanlar oluyor ki his kelimesi ileri boyutlara götürüyor. Hissetmek, görmediğin ve dokunamadığım zamana meydan okuyor. Hatırlar mısın gittiğin günü? Ben hatırlıyorum bedenimin buz kesilip,  duymamak için kulaklarımı tıkadığım günü. Üstünden çok zaman geçti sen o sabah hiç olmayacak gibi sıradan bir sabaha gözlerini açtın. 24 yıldır da kapatmadığın o kahverengi, güneşte ise gece denize yakamoz düşercesine anlamlı gözlerini tam da doğum günüme günler kala kapatacağını kim bilirdi ki.
 Ben tekim bilirsin, bu hayatta sen bana bir babaydın bir abiydin… Gitmemeliydin. İşte bu yüzden bazen çok kızıyorum sana. Ben seninle Ahmet kaya’yı çok sevdim, karanlıkta yürümeyi, sevdiğim bir çikolatayı bile paylaşmayı. Özellikle şafak türküsünü dinlemeyi. ‘saçlarına yıldız düşmüş, koparma anne ağlama’ . Ah gözümün nuru, o yıldız benim içime düştü bugün.
Seni bana hatırlatan bir yüzükte adın, hafızamı yerli bir etti. Dayanamadım sigara üstüne sigara yaktım. Ömrümün yarım senesi birkaç saatle gitti. Sen hep güçlü görünürdün ama ben artık bıktım bu durumdan sanırım. Beceremiyorum da. Kızma bana, bu sitemler hep özlemden. Bugün bu satırlarda içimde dökülüyor sana oku olur mu?
Sana gel diyemem biliyorum. Bir gün bu hayattan bıktığım da yanında olacağım. Hep. Sadece zamanını bekliyorum. Gözlerimi sonsuza kadar kapatacağım ve derin bir okyanusa dalacağım günü.
Şimdilik hoşça kal…

İçim kırık bir can parçası, acıyla kendimi toplarken gözlerim kan ağlıyor

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder